tag:blogger.com,1999:blog-53405754617637199222024-03-04T20:26:04.550-08:00Minik BilgilerBakım, bilgi, tavsiye, fikir, amaçlı kurulmuş, kişisel blogumAnonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.comBlogger23125tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-26673337773642604582018-01-11T10:47:00.000-08:002018-04-05T07:22:57.485-07:00Hakkımda<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjc6f_M5p4MnRacNbGr3_5FDMkMid86mPi2rSTkdvzW716DhVJJ35wHfVeDS1-ShjwyMTKgHIxCeIsMhgsog9G4WG3dZjqQtBiOaEkH7SgSnQ2V8dcvhB4c0XczxnMtUUpBnMksrGu-itJq/s1600/e87d5a62-5033-4549-bce1-532d67656edd.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1280" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjc6f_M5p4MnRacNbGr3_5FDMkMid86mPi2rSTkdvzW716DhVJJ35wHfVeDS1-ShjwyMTKgHIxCeIsMhgsog9G4WG3dZjqQtBiOaEkH7SgSnQ2V8dcvhB4c0XczxnMtUUpBnMksrGu-itJq/s320/e87d5a62-5033-4549-bce1-532d67656edd.jpg" width="256" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /><br />Ben CANAN</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Basın ve Yayın Teknolojileri mezunu aynı zamanda yazmayı ve araştırmayı çok seven bir kişiliğim. Tüm bloggerlar gibi kahve ve kitap vazgeçilmezim demiyeceğim, klasikleşen cümleleri ve hayat tarzlarını pek sevmem çünkü. Kahveyi de severim, çayı da severim, kitabı da severim, teknolojiyi de severim. Yani severim de severim. Zaten bu hayat sevilecek şeyler olduğunda ve bir şeyleri sevdiğinde güzeldir.</span><br />
<a name='more'></a><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Neyse kısaca kendimden bahsedeyim. İstanbul da yaşıyorum ve string art sanatı ile ilgileniyorum. Aynı zamanda paramı da bu sanattan kazanıyorum. Bu sanat için, bir instagram sayfam var ve buradan kişiye özel siparişler alıp yapıyorum.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Makyaj yapmaktan çok makyaj malzemelerini seviyor, onlara karşı inanılmaz bir sempati duyuyorum. Defter ve kalemde bir tutkudur bende. Aşırı ailesine bağlı, aşırı evcimen ve kendisine değil, kedisine aşık bir kişiliğimdir. Hayat felsefem, önce hayvan sonra insan.</span><br />
<br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Blog sayfam aslında eskidir ama kişisel yazılarla doluydu ve pek güncellemiyordum. Fakat şimdi bomba gibi döndüm ve bloğumda herkesin dikkatini çekecek bir şeyler olduğuna inanıyorum. Bana ulaşmak, soru sormak, istediğiniz bir konu hakkında yazı yazmamı diler iseniz, sosyal medya adreslerim aşağıda yer alıyor.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><b>instagram:</b> <span style="background-color: white;"><span style="font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , "verdana" , sans-serif;"><span style="font-size: 12px;">https://www.instagram.com/cananyl/</span></span><br /><span style="font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , "verdana" , sans-serif;"><span style="font-size: 12px;"><b>twitter</b>: https://twitter.com/cananca__</span></span><br /><span style="font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , "verdana" , sans-serif;"><span style="font-size: 12px;"><b>gmail:</b> cananyayla13@gmail.com</span></span></span></span>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com30tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-30055329652992680562017-07-07T05:31:00.000-07:002017-07-07T05:32:48.014-07:00Eski Teknoloji Şimdi Selfie<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGrLYaNRp3z06dLAxXyHt9E5DfRgr2kY7OYNCi-8Df1NXkM0Fm_bes4JXALOFtc8KrLGJa7mKAFq19PX5AXa63rN-L1gsAA_OkcIVTq78-2w87JLDYxjUhsebIGoKIzkJgECeUhPtjHO6N/s1600/1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="274" data-original-width="519" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGrLYaNRp3z06dLAxXyHt9E5DfRgr2kY7OYNCi-8Df1NXkM0Fm_bes4JXALOFtc8KrLGJa7mKAFq19PX5AXa63rN-L1gsAA_OkcIVTq78-2w87JLDYxjUhsebIGoKIzkJgECeUhPtjHO6N/s1600/1.jpg" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<br />
Kısa süre önce dikkatimi çeken bir konudan bahsetmek istiyorum sizlere. Merak ediyorum daha evvel bu konu hakkında düşünenleriniz olmuş muydu ya da bu yazıdan sonra ne düşüneceksiniz diye.<br />
<a name='more'></a><br />
O zaman hemen konuya değinecek olursam, geçenlerde tramvay beklerken bir kazaya şahit oldum. Büyük bir kaza değil, iki arabanın birbirine temas edip birinin ön camının kırılması üzerineydi. Sonra bir baktım ki adam cebinden hemen telefonunu çıkardı ve her açıdan çekmeye başladı. Muhtemelen sigorta şirketine falan göstermek için. İşte o an beynimde şimşekler çaktı ve durup dedim ki hayat artık ne kadar da kolay... Teknoloji ne kadar da içimizde ve işlerimizi ne de güzel yola hale sokuyor. Tabii ki teknolojinin her zaman olumlu olduğunu düşünmüyorum ama birçok işi de kolaylaştırdığını, yardımcı olduğunu görmezden gelemeyiz. Zaten konumuz da teknolojinin yararları ve zararları üzerine değil.<br />
<br />
O adamı elinde telefon kaza halini binlerce defa fotoğrafladığını görünce, kendi kendime dedim ki 10 veya 15 yıl önce bu hiç de mümkün değildi. Sonra yine durdum ve yine kendi kendime dedim ki kameralı telefonlar ilk çıktığında kimse günümüzdeki kadar fotoğraf çekmiyordu ve çekilmiyordu. Halbuki ilk defa olan şeyler her zaman daha dikkat çekici olmaz mıdır. Yani o zamanlar sanki pek de ilgi odağımız değilmiş telefonun kamerası. Elimize bir fırsat geçmiş her anı fotoğraflayalım moduna girmemiş kimse. O kamera tuşuna bile acaba haftada kaç defa tıklıyorduk ya da tıklıyordunuz. Şimdi öyle mi peki? Kamera kapanmıyor bile şunu da çekeyim bunu da çekeyim derken, hafızalar yetersiz kalıyor.<br />
<br />
Evet eskiden bizi bu kadar çok fotoğraf çekmeye iten şeyler yoktu belki ama yine de oldukça kısıtlı kullanıyormuşuz. Bu konuyu düşünürken şaşırdım kaldım doğrusu.İlk defa olan şeye karşı daha meraklı olmamız gerekirken, şimdi bin kat daha meraklıyız. Hatta o gün bir fotoğraf çekmezsek galeri ağlayacakmış gibi geliyor. :) Peki ya siz daha evvel bu konuyu hiç düşünmüş müydünüz? Şu anki mevcut durumda bizi her şeyin fotoğraf çekmeye odakladığının farkındayım, kesinlikle bundan bahsetmiyorum. Benim bahsettiğim ilk zamanlar neden bu kadar ilgimizi çekmiyormuş şu kamera.<br />
<br />
Sizlerde bu konu hakkındaki düşüncelerinizi ve fikirlerinizi benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum.<br />
<br />
<br />
<br />
Not: Fotoğraf, google görselden alıntıdır.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-30271689345180542772017-06-20T08:54:00.001-07:002017-06-20T08:54:22.832-07:00Sakarya Deniz Kabuğu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqkj78_AjItSrBtPiOJk2wtIRemk2gAgKpGL05aw3rXwaeVMXaoLJqq4NyyoAzGJ-zSDhTwIPcuiOtFAwhyphenhyphencImuMHLvOU-qKZ11_Xz5MB9h6TCvYH9Gpn3pOFc2DBf86z04ugVaIfY3QtA/s1600/IMG_3030.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiqkj78_AjItSrBtPiOJk2wtIRemk2gAgKpGL05aw3rXwaeVMXaoLJqq4NyyoAzGJ-zSDhTwIPcuiOtFAwhyphenhyphencImuMHLvOU-qKZ11_Xz5MB9h6TCvYH9Gpn3pOFc2DBf86z04ugVaIfY3QtA/s400/IMG_3030.JPG" width="300" /></a></div>
<br /><br />Nüfusta memleketim olarak yazmasa da Sakarya benim kendi memleketimden daha çok gittiğim, her gidişimde dönmek istemediğim harika bir şehir. Dedemizden yadigar, ocak ayına özel konakladığımız bir evimiz var Sakarya'da ve bu sebeptendir ki 20 senedir olabildiğince her sene ocak ayında gideriz biz Sakarya'ya...<br />
<br />
Tabii gidişlerim her zaman mevsimsel değil, çünkü bir de canım var benim orada, canım kuzenim Tuğba. Hal böyle olunca gitmeler bir iken beşe katlandı doğrusu. Bu yüzdendir ki en son mayıs ayında kuzenimin düğünü için gittiğim Sakarya'da birçok mağaza ile karşılaşmıştım. Bir kere yok yok! Hemen hemen her marka mevcut. Bu tabii ki harika bir şey ama benim hedefim, nasılsa İstanbul'da ulaşabileceğim markalardan alışveriş yapmak değil, Sakarya'nın hangi mağazalarının daha popüler ve kaliteli olduğunu keşfetmekten yana. Düğün için gittiğim zaman, mağazaları gezme fırsatı bulmuştum ve doyasıya alışveriş yapmıştım.<br />
<br />
Hem giyim için, hem takı için çok mağaza gezdim ama en çok bir mağaza kazındı hafızama. İsmi, Deniz Kabuğu. Takıları bir harika ve insanı hayrete düşürecek kadar ucuz! Örneğin bir kolye beğeniyorum, sonra etiketine bakıyorum ve o kolyeyi daha çok beğeniyorum. Bence yolu Sakarya'ya düşen herkes buraya ayak basmalı. En son mayıs ayında gittiğimde, herhalde artık takılarımı sadece buradan alırım demiştim. Nitekim de bir iki şey hariç, İstanbul'dan takıya dair pek bir şey almadım, içim el vermedi.<br />
<br />
Ben cuma günü yine Sakarya'ya gittim ve ilk işim kendimi çarşının mağazalarına atmak oldu. Tabii ki önceliğim Deniz Kabuğu oldu ve görselde görmüş olduğunuz takıların hepsini sadece 37 tl ye aldım. Bu kadar hoş ve şık parçalara göre bence çok çok çok ucuz. Her daim tıklım tıklım olan bir mağaza ama bu sizin gözünüzü sadece içeri girecekken korkutuyor. Çünkü sonrasında takıların ışıltısına kapılıp, kalabalığın farkında olmuyorsunuz bile... Son olarak yine söylemek istiyorum ki, Sakarya'ya giderseniz, muhakkak uğrayın derim.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com21tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-90593559354204922062017-06-18T05:08:00.000-07:002017-06-18T05:09:05.904-07:00Finale Saatler Kala İçerde<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKIShruvhUHBG_0LlYygCtGWo1Jh68ngeWt9syYBeWQuAgPmzuTdNgfvIIz3OuoJhewlbTHZNIsWE3UU12CsNgvRvoIjbh-W1OHPSKXBKtTY5IM2hTPLScpPVrO88NraSchYkLKwl7WpN-/s1600/2c770484021020161104430774351.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="410" data-original-width="620" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhKIShruvhUHBG_0LlYygCtGWo1Jh68ngeWt9syYBeWQuAgPmzuTdNgfvIIz3OuoJhewlbTHZNIsWE3UU12CsNgvRvoIjbh-W1OHPSKXBKtTY5IM2hTPLScpPVrO88NraSchYkLKwl7WpN-/s400/2c770484021020161104430774351.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Çok aşırı dizi izlemem, çok fazla diziyi takip edemem ama her sene kendime seçmiş olduğum<br />
iki dizi muhakkak olur. Bu sene bunlardan en ilkiydi içerde. Ben oyunculuğunu çok beğendiğimden ötürü Çağatay Ulusoy dizilerini zaten izlerim ama ne yalan söyleyeyim, oyuncu arkadaşı olarak, Aras Bulut İynemli ve Bensu Soralı görünce biraz tereddüt yaşamıştım, izleyip izlememek konusunda ama kadroya bir daha baktım ve Çağatayın yanı sıra, Çetin Tekindor, Damla Colbay, Mustafa Uğurlu ve Rıca Kocaoğlu vardı. Yani bana göre kadro özenle seçilmiş, çok iyi tercihlerdi.<br />
<a name='more'></a><br />
Konusu da ayrı cezbediyordu insanı. İki kardeş daha çok küçük yaşta babalarının seçmiş olduğu karanlık işlerden dolayı, ayrı büyümek zorunda kalıyor. Çünkü dizinin başrollerinden biri olan Çetin Tekindor, namı değer Celal Baya, kardeşlerden küçük olanı Mert'i yani Umut'u kaçırıyor. (Aras Bulut İynemli) Önce sokaklarda büyümesine sebep oluyor, sonra ise kendi yanına alarak, ona bakarak, yetiştirerek, iyi bir polis olmasını sağlıyor. Bunun sebebi ise, polis camiasının içerisinde kendine işine yarayacak güvenilir bir adam yetiştirmek. Bu polis sayesinde Celal baba kötü işlerini, cinayetlerini, kaçak mallarını daha rahat yapmaya başlıyor. Ne de olsa içerde adamı var.<br />
<br />
Kardeşlerden diğeri ise, Sarp ( Çağatay Ulusoy) polis akademisinden mezun olacakken, babasının karanlık işlerinden dolayı, müdürü tarafından polislik akademisinden atılıyor ve mezuniyet günü herkesin gözü önünde müdürüne silah çektiği için hapse atılıyor. Yaklaşık bir sene hapis yatan Sarp, Celalin adamlarından biriyle tanışarak, artık soluğu Kebapçı Celalin yanında alıyor ve zaman içerisinde kebapçının en güvenilir adamı oluyor. Dizinin ilk bölümü efsane ve her şey orada anlaşılıyor. Sarp, Celal'in en güvenilir adamı gözükmüş olsa da aslında içeriye sızan, bir polis. Yani müdüre silah çekmesi, hapis yatması hepsi müdürüyle kararlaştırmış olduğu oyundan ibaret. Mert ise, güvenilir polis gibi gözüküp, müdürün sağ kolu olsa da aslında Celale çalışan birisi.<br />
<br />
<br />
Tabii bölümler içerisinde gelişen birçok şey oluyor. Oyunculardan ve rollerinden tek tek bahsetmek istemiyorum bu yazımda ama harika bir dizi olduğunu yinelemekte fayda var. Konuyu da çok fazla uzatmadan, izlediğim 38 bölüm boyunca, Aras Bulut İynemli'ye olan ön yargım resmen kırıldı gitti. Meğer o ne başarılı bir oyuncuymuş öyle. Kendisini ve bu ekibi buradan tebrik ediyorum.<br />
<br />
<br />
En sevdiğim dizimin yani içerdenin final yapmasına saatler kaldı. Hala izlemeyenleriniz varsa, bence ilk bölümden itibaren açıp izlemelisiniz. Dizi içerisinde beni çok etkileyen ve hafızamdan silinmeyecek çok sahne oldu. Bunlardan birisi, iki kardeşin buluşması, daha sonra annesi ile buluşması... Fakat geçtiğimiz bölüm, yani finalden bir önceki bölüm, resmen soluk aldırmadan beni ekrana kitledi. Şimdi size 38.bölümden en hoşuma giden sahneyi paylaşıyorum. İki kardeş bir olup, Kebapçı Celal ile dalga geçiyor.<br />
<br />
Dizi öyle bir dizi ki aksiyonu ve dramı olmasının yanında bir de kaliteli espriler ve eğlenceli sahneler var. Sizler içerdeyi izlediniz mi? İzlediyseniz yorumlarınız neler?<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen="" class="YOUTUBE-iframe-video" data-thumbnail-src="https://i.ytimg.com/vi/pA8M9ZZz_1I/0.jpg" frameborder="0" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/pA8M9ZZz_1I?feature=player_embedded" width="320"></iframe></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
Not: Fotoğraf googledan alıntıdır, video ise youtubedan alınmıştır. Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com14tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-29311818362816848532017-06-07T09:19:00.000-07:002017-06-07T09:20:42.696-07:00Kedim Benim Velim<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhQaxrS21NS4Pwd3jVwPt478y3OFtlu31ghPRThItIq6z4H9ndRoRlIUtjFVAT2ejCZTV1n5qt_08GNJr00i5LZXYJZ_-d4orqbWyefrUVcb3RTrc7OtKDOYA-tOeoV2UClMl3MNpdddDWy/s1600/3600ac72-638d-46e7-99f2-c50d2ae746f1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1280" data-original-width="720" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhQaxrS21NS4Pwd3jVwPt478y3OFtlu31ghPRThItIq6z4H9ndRoRlIUtjFVAT2ejCZTV1n5qt_08GNJr00i5LZXYJZ_-d4orqbWyefrUVcb3RTrc7OtKDOYA-tOeoV2UClMl3MNpdddDWy/s400/3600ac72-638d-46e7-99f2-c50d2ae746f1.jpg" width="225" /></a></div>
<br />
<br />
Sipsi, benim 14 aylık kedim olup her günümüzü birlikte geçirmeye gayret ederiz. Biraz şımarık ama akıllı. Biraz başına buyruk ama aileci. Biraz sert ama bir o kadar da yumuşak. Yani hayal edildiği gibi kucakçı, mırmır, sırnaşık bir kedi değil. Fakat öyle olmaması bizim için de bir problem değil.<br />
<a name='more'></a>Çünkü o gözleriyle sevgisini en derin şekilde hissettirir. Gün içinde bazen ne yaşıyor ya da ne düşünüyorsa kendisini sevdirmeye çalışır ya da pati atar oyun ister falan. Oyuna asla hayır demeyen bir kedi türü zaten. :) Dışarı çıktığım vakitler, evden çıkana kadar sürekli onu oyalamanın yollarını arıyorum çünkü asla evden gitmemi istemiyor. Yalnızlığı hiç sevmiyor.<br />
<br />
Hatta bazen kapının önüne yatmışlığı bile vardır. Mesela bu durum sayesinde, evde saklandığı zamanlarda onu bulmak için güzel bir yöntemim var artık. Dış kapıya yaklaşarak, ''Sipsi hadi ben gidiyorum baaay baaay'' diyorum iki de anahtarı salladım mı hemen dibimde bitiyor sevgili tüy yumağım. Hal böyle olunca bende ondan kolay ayrılamıyorum. Ya da gittiğim yerden hemen eve dönmek istiyorum. Çünkü tüm gün aklım onda kalabiliyor.<br />
<br />
Yalnız geçenlerde alışık olmadığım bir durumla karşılaştım. Anneme iftara gittim, gitmişken de bir gece kalayım dedim. Sipsiyi evde tek bırakır mıyım? Tabii ki hayır. Zaten o çantanın içinde gidip gelmelere alışkındır benimle. Neyse Sipsi beyin anneannesine gittik bir gecede orada kaldık ve ertesi gün dönüş vaktinde bir de ne göreyim, Sipsi taşıma çantasına girmiyor. Tamam biraz iteleyerek sokardım ama bu öyle bir durum değildi. İnanılmaz derecede hırlıyordu ve neredeyse bizi parçalayacaktı. Bana sökmez onun hırlamaları ama çocuğa daha fazla eziyet etmemek için çaba sarf edemedim ve nihayetinde çocuğu eve götüremedim.<br />
<br />
Onsuz eve ilk gidişimdi ve o evde olmadan ilk yaşayışımdı. Bir tuhaf oldum haliyle. Ütüyü çalıştırsam, şimdi gelir diye tedirginlik, kapıyı hızlı kapatsam korkar diye bir tedirginlik, dışarı çıksam kapıya gelir şimdi napıcam diye bir tedirginlik... Haliyle bunların hepsi birer yanılsama ve alışkanlıktan ibaret. Onunla yaşamaya ona ayak uydurmaya ne çok alışmışım meğer. ''Siz kedileri değil, kediler sizi eğitir.'' diye bir cümle duymuştum. Ne kadar doğru bir cümleymiş o öyle.<br />
<br />
Neyse sonuca varacak olursak, Sipsi hala annemde ve ben hala onsuzum ve hala onu o çantaya nasıl koyacağımı bilmiyorum. Kendi gücünün farkına vararak dayılık taslıyor anladığım kadarıyla. Siz böyle bir durumla karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız çözümleriniz neler?Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com29tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-48321337152696716442017-06-01T16:41:00.003-07:002017-06-01T16:41:38.258-07:00Biraz Deniz Seki?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmPSVXSe4VOmT-FRxk1r15uy1PYGfm5tJqJsNIT0wxJqYwxBR7wROgvqBE5XDa_zZmvbVsc4eLe5IFZ7_vwiKAtqkfeuNol49lQLBeuyiQtFsCdylzLE5_PN0X7CHVWU3iz5bRcjGnDgwP/s1600/fft107_mf5865582.Jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="332" data-original-width="620" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmPSVXSe4VOmT-FRxk1r15uy1PYGfm5tJqJsNIT0wxJqYwxBR7wROgvqBE5XDa_zZmvbVsc4eLe5IFZ7_vwiKAtqkfeuNol49lQLBeuyiQtFsCdylzLE5_PN0X7CHVWU3iz5bRcjGnDgwP/s400/fft107_mf5865582.Jpeg" width="400" /></a></div>
<br /><br />Bugün nedendir bilmem, belkide haziran geldiğinden avaz avaz şarkı söyleyesim var. Güzel şeyler yaşadım bugün, meğer ben her haziran güzel şeyler yaşarmışım da fark edememişim bu kadar yıl... Şöyle bir durdum ve düşündüm, bugün duymak istediğim ses Deniz Seki sesi, dinlemek istediğim şarkılar ise Deniz Seki şarkıları. O zaman hemen müziği açıp eşlik etmeye başlıyorum.<br />
<a name='more'></a>Ondan duyduğum ilk şarkıydı, ''Kuş uçtu uçacak Ahmet'' daha küçüktüm ama beynime kazınmıştı sesi bir kere. Ondan sonra şarkılarının hep müptelası oldum zaten. Ve evet gelelim bugünün şarkılarına,<br /><br />Aramaya yazdım,<br /><br /> <b>Deniz Seki / Canımın Acısını Bir Ben Bilirim.</b><br /><br />Şarkının sözleri öyle güzel ki,<b style="font-style: italic;"> ''Canımın acısını bir ben bilirim bir daha mı aman tövbeler olsun mahvederim.'' </b><br />Ne yaşarsak yaşayalım, kimse bizim gördüğümüz yerden göremez ve hissedemez. Bundan değil midir zaten canımın acısını bir ben bilirim.<br /><br /><b>Deniz Seki / Zor Olanı Seviyor İnsan Her Defa</b><br /><br />Bak bak ne güzel söylüyor, <b><i>''Biliyorum kolay değil, hayat buysa gerçek nedir, Ağlamaya alıştırdın, ölüm bize masal gelir. Çok zor bunu inan anlatamam, çok zor. Gerçeğiyle yüzleşince yoksun. Aynalara baka baka kendini kendine şikayet ediyorsun, delirir gibi... </i></b><br />Bazı insanların, bizlere verdiği acılar artık pek de yaralamıyor, güçlendiriyor. Ne de olsa ağlamaya alıştırdın, ölüm bize masal gelir.<br />
<br /><b>Deniz Seki / Ağlamak Yok</b><br /><br />Bu şarkılarda ne böyle baydın bizi diyebilirsiniz ama çok seviyorum be! ''<b style="font-style: italic;">Dünya bir şekil, bizse bir köşe. Oturmuşuz da içiyoruz derinden. Hayat bu değil, böyle olmamalı. Biz ayak uyduramadık ki bu halimize. Ağlamak yok söz verdim Tanrıya. Beni çok utandırdı gözlerim. Gülmeyi unutan şu halimize dön ne olur bir uzaktan bak.''</b><br /><br />Zaten pek de diyecek bir şey yok. Her şeyi tane tane ne de güzel söylemiş.<br /><b><br />Deniz Seki / Aşk</b><br /><br />Aşık olanlarınız varsa aranızda bu da benden size gelsin o zaman.<i style="font-weight: bold;"> ''Unutmak ne zor bir kelime. Hele bir de sevdanın yükü üzerindeyse. Umutlanamazsın ya da unutturamazsın. Yüreğin fena halde çırpınır durur kendi haline. Aşk öyle bir büyü ki öyle bir büyü ki anlayamazsın. Göze alsan olmaz, aşka gönül doymaz. Seven kalbi istesen de susturamazsın.</i><br /><br />Vardır aşkı dibine kadar yaşayanlar, kalp atışlarını belki hıçkırıklarını susturamayanlar. Aşk da böyle bir şey işte seven kalbi istesen de susturamazsın.<br /><br /><b>Deniz Seki / Sana Sığınıyorum</b><br /><br /><b><i>''Bitti derken hayat yeni başlar ve her güzel şey gibi çabuk biter. Bitti dersen hayat tükenmeden, acısı içinde sürer gider. Ne yana baksam ne yeni ne de yenileri. Küçücük yüreğim ve ben sana sığınıyorum.''</i></b><br /><b><br />Deniz Seki / Yakamoz </b><br /><br /><b style="font-style: italic;">Bir sancı içimde, nefes almak istiyorum. Bana ne olur gücenme, bırak beni kendi halime. Unut beni yakamoz misali, vururum belki denize. Kimin aklına gelirim sence, okudun beni gecelerce.</b><br /><br />Her şarkısının her bir sözünü ayrı ayrı seviyorum ve asla kederlenmiyorum. Her defasında vay be diyorum vay be... <br /><br />Hayatımızda vardır böyle dinlemekten bıkmayacağımız, sesine, şarkılarına aşık olduğumuz insanlar, Deniz Seki onlardan bir tanesi işte benim için. Daha yazamadığım ve sevdiğim bir çok şarkısı var tabii ki. O zaman sıra sizde, sizin dinlemeye doyamadığınız Deni Seki şarkısı hangisi?<br /><br />Not: Fotoğraf google görsellerden alınmıştır.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com21tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-54197694953174988292017-05-30T06:12:00.002-07:002017-06-01T16:43:01.156-07:00Nerede o eski günler?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLbw9q15p9962N_iOs0AerlI6rNo15U9yfwASzcjxouMI7gRRMivlYECuh_53Hht3VYu-gPZEMIuXEfPStZ0k1SsvaSpiHRehpLkScJ-A8x78sUYoByLv4lB023OqDKCjihVzTQu3QKhMP/s1600/529177f7-3a10-4841-b43c-7c0d046624b9.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1024" data-original-width="404" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLbw9q15p9962N_iOs0AerlI6rNo15U9yfwASzcjxouMI7gRRMivlYECuh_53Hht3VYu-gPZEMIuXEfPStZ0k1SsvaSpiHRehpLkScJ-A8x78sUYoByLv4lB023OqDKCjihVzTQu3QKhMP/s640/529177f7-3a10-4841-b43c-7c0d046624b9.jpg" width="251" /></a></div>
Nerede o eski günler diye bir giriş yapacağım tabii ki. Çünkü nerede o eski günler? Çocukluğumuz, oyunlarımız, salça ekmeklerimiz, çizgi filmlerimiz, arkadaşlarımız ve akraba ilişkilerimiz. Şimdi hepsi eski günlerden birer anı olarak kaldı. Sahi ya nerede o eski günler?<br />
<a name='more'></a><br />
Şanslı çocuklarmışız bunu bilir bunu söylerim. İyi ki yokmuş çocukluğumuzda cep telefonları. Daha güzeli vardı aslında, tetris. Şarjı bitmezdi, pili biterdi tetrisimizin. Yani bilirdik pili bitince pil alana kadar vedalaşmayı. Şimdi nerede öyle beklemeler, hepimiz sabırsız olduk çıktık. Attığımız fotoğraf internete biraz geç yüklense cinnet geçirecek gibi olup, ofluyor pufluyoruz. Ne zaman bu hale geldik işte onu bilmiyorum.<br />
<br />
Sokaklar bizimdi mesela, korkusuzca gecelere kadar oyun oynar, sabah uyanır hızlıca kahvaltı yapılır bir daha o sokağa çıkılırdı. Sahip çıkmamız lazımdı, bizimdi o sokak, bizim mutluluk alanımızdı. Şimdi nerede o eski günler, hava kararır da çocuk eve gelmezse, annenin yüreği yanar, korku salar, telaştan kimi, nereyi arayacağını bilmez, hemen aklına kötü şeyler gelir. Eskiden kötü insanlar yokmuydu sanki, vardı olmaz mı. Kötüler her zaman her yerde vardır ama bu kadar çok yoktu belki. Tabii bir de komşuluk vardı. Herkes herkesin çocuğunu kollar, sahip çıkardı. Şimdi nerede o eski günler, biri yanından alsa kaçırsa komşunun çocuğunu, seninkisine zeval gelmesin diye susarsın. Susar olduk işte hatta bencil. <br />
<br />
Gördüklerimizi bile bilmez olduk. Bu kim, kimin evi, kimin çocuğu, kimin kedisi, kimin annesi, kimin arabası, kimin dayısı bilmiyoruz. Ha bilmek de istemiyoruz. Herkes kendine bir dünya kurmuş ve bunun dışına çıkmak istemiyor. Belki korkuyoruz, belki güvenmiyoruz, belki hoşlanmıyoruz ama en çok özlüyoruz. Hem de ne özlüyoruz...<br />
<br />
Miras kalsın çocuklarımıza eski anılarımız. İstesek de eskisi gibi olmayacak, olduramayacağımız birçok şey var artık. Bir yazı okuyup, değişecek de değiliz zaten. Sen istesen o ister mi bakalım. Bir zamanlar dünyanın en güzel nimetlerinden yararlanabildiğim için ben çok mutluyum. Bu konuya en çok yakışacak bilindik bir cümle ile yazımı sonlandırmak istiyorum. ''Bitti diye üzülme, yaşandı diye sevin.''Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com15tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-2087914585397831692017-05-28T04:31:00.000-07:002017-05-28T04:31:53.659-07:00YVES ROCHER SENSITIVE VEGETAL<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvcq6YHotpnBQUwU0lBdHrnfs6jfY5HtAmBm9ejrBEZ8Rg4CYuu2CBUTo_D24giyTJcHCwEvCk64DKMulla5nAPlazLqcRA93QqCq1rEfsiKpw4yIdhdLFHhpVvWG3BDd-BBxZd_eKTGNX/s1600/b55b5293-a593-432d-bde1-202c94b996f8.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1280" data-original-width="960" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvcq6YHotpnBQUwU0lBdHrnfs6jfY5HtAmBm9ejrBEZ8Rg4CYuu2CBUTo_D24giyTJcHCwEvCk64DKMulla5nAPlazLqcRA93QqCq1rEfsiKpw4yIdhdLFHhpVvWG3BDd-BBxZd_eKTGNX/s640/b55b5293-a593-432d-bde1-202c94b996f8.jpg" width="480" /></a></div>
<br />Herkese merhaba :) <br />Yves Rocher en sevdiğim markalardan biri diyebilirim. Gerek cilt bakımı, gerekse makyaj malzemelerinde tercih edilebilir çeşitleri oldukça mevcut.<br />
<a name='more'></a>Bugün çok kısa süredir kullandığım bir ürünü deneyimlemek istiyorum sizlere. Öncelikle ürün bizlere ne vaat ediyor ve neleri karşılıyor. Aşağıda okuduğunuz kısım, Yves Rocher'nın ürün hakkında kitapçığında yer verdiği bölümünden birebir alıntıdır.<br /><br /><b>Yves Rocher Sensitive Vegetal Ultra Yatıştırıcı ve Nemlendirici Konsantre Krem </b><br /><b>(Özümseyerek yatışan bir cilt)</b><br /><br />''Yves Rocher Bitkisel Kozmetik Laboratuvarları cilt tarafından kolayca özümsenen Madagaskar'da yetişen Sarıteçan Yaprağı özünün yatıştırıcı etkisini cildinize taşı. Cildin doğal onarım mekanizmalarını harekete geçirir, dış etkenlere karşı güçlendirir ve anında yatıştırır.<br />Yves Rocher, hassasiyet problemlerine karşı en etkin çözümü sunabilmek için formüllerin Yüksek Tolerans Kulları'na uygun olarak dermatologların iş birliği ile gelişmiştir, dermatolojik ve oftalmolojik kontrol altında test etmiştir ve alerjik tepkime testlerinden geçmiştir. Sarıteçan özü cilt tarafından mükemmel bir şekilde emilir ve cilt dış etkenlere karşı güç kazanarak yatışır.''<br /><b><br />Markanın ürün hakkındaki yazısını okudunuz, şimdi kendi deneyimimden bahsetmek istiyorum,</b><br /><br />Bir kere ürünün alerjik yapısı olmadığından, alerjisi olan insanlar için bile rahatlıkla kullanabileceği bir krem. Karma cilt yapısına sahip olduğum için ben nem oranını oldukça beğendim ve yeterli buldum. Kuru ciltler için yine aynı etkiyi gösterir mi bilemiyorum. Çünkü bilirsiniz ki cilt ürünleri, cilt yapısına ve kişiye göre her zaman değişiklik gösterir. Hem içeriğini hem de dış görünümünü yani ambalajını beğendiğim bu krem pompalı bir şişe içerisinde. Bu da kullanımını daha da kolaylaştırıyor. Gece ve gündüz kullanabileceğimiz bu krem yüzde yağlı bir his bırakmıyor ve hızla emilim gösteriyor. %0 koruyucu parfüm, alkol, renklendirici mineral yağ içermiyor.<br /><br />Yani ürün vaat ettiğini bana göre karşılıyor. Kokusunun yok denecek kadar az olması da rahatsız etmeyecek olumlu bir etkene sahip olduğunu gösteriyor.<br /><br /><br /><br /><br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com15tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-37529614102184912452017-05-19T10:20:00.001-07:002017-05-19T10:22:10.493-07:00Yaralanmalar için sprey<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieopzH9d9wts_Y9xceBsZXURrRbR2ZicrAC1lgrs7A5tUizwbM6EwauKwAofAgtYh2akTUWu8yUWvclq7ETrtQpBI8IoWnSYdRjgmDX6Vy7llSUT5GPHW6Cmg90dheDEmAMS8K-mE8lLMJ/s1600/COKH9163.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieopzH9d9wts_Y9xceBsZXURrRbR2ZicrAC1lgrs7A5tUizwbM6EwauKwAofAgtYh2akTUWu8yUWvclq7ETrtQpBI8IoWnSYdRjgmDX6Vy7llSUT5GPHW6Cmg90dheDEmAMS8K-mE8lLMJ/s320/COKH9163.jpg" width="240" /></a></div>
<h1 style="background-color: white; border: 0px; font-family: -apple-system, BlinkMacSystemFont, "Segoe UI", Roboto, Helvetica, Arial, sans-serif; font-size: inherit; font-stretch: inherit; font-variant-numeric: inherit; font-weight: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">
<span style="border: 0px; font-family: inherit; font-size: inherit; font-stretch: inherit; font-style: inherit; font-variant: inherit; font-weight: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="border: 0px; font-family: inherit; font-size: inherit; font-stretch: inherit; font-style: inherit; font-variant: inherit; font-weight: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Herkese merhaba ✋🏻 Size çokça faydasını gördüğüm bir üründen bahsetmek istiyorum. İsmi Altapharma özelliği ise yara spreyi. <a name='more'></a></span><br /><span style="border: 0px; font-family: inherit; font-size: inherit; font-stretch: inherit; font-style: inherit; font-variant: inherit; font-weight: inherit; line-height: inherit; margin: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;">Küçük yaralanmalar, yanıklar, kesik ve sürtünme sonucu oluşan yaralar her an başımıza gelebilir. Ben bu spreyi daha çok evimde kedi beslediğim için almıştım. Haliyle bazen oyunun dozajını kaçırdığımda kediciğimin tırnaklarına maruz kalabiliyorum. Hal böyle olunca da el veya vücudun başka noktalarında oluşan yaralanmalar söz konusu olabiliyor.<br /><br />Bu sprey sayesinde de hem oluşan çizik acısından hem de görünümünden kısa sürede kurtulabiliyorum. Her türlü yarada kullanabilirsiniz. Kanamayı azaltma özelliği de mevcut. Hemen kullanıldığı sürece yara izi oluşumunu da engelliyor. <br /><br />Açıkçası günlük hayatımızda başımıza ne geleceğini bilmediğimiz için bu tarz ürünlere ihtiyaç var. Her eve lazım desem yeridir. Ben bu ürünü rossmann da keşfetmiştim. Fiyatını hatırlamıyorum maalesef. Umarım sizler de faydasını görürsünüz. </span></span></h1>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com27tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-59472122014758728832017-05-11T14:40:00.000-07:002017-05-11T14:41:49.852-07:00Hindistan Cevizi Yağının Faydaları Nelerdir?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGEldK6LAIXuTuioHPzwcfmUbQi6qcZNEwYu2SHc_RFsNNLeZYkMhtHuf3XVMw6lMN3WVkyf_Ys16s4dU9GUa5lTACVpCk4g7RpX2szNFjx34fGxOxyPqLgZcpaXEWGyVJv_c375kIlcpy/s1600/YKQN7741.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGEldK6LAIXuTuioHPzwcfmUbQi6qcZNEwYu2SHc_RFsNNLeZYkMhtHuf3XVMw6lMN3WVkyf_Ys16s4dU9GUa5lTACVpCk4g7RpX2szNFjx34fGxOxyPqLgZcpaXEWGyVJv_c375kIlcpy/s400/YKQN7741.jpg" width="300" /></a><br /></div>
Son zamanlarda herkesin dilinden düşmeyen, hem gıda olarak hem de bakım yağı olarak çok yaygın <br />
bir kullanıma sahip olan hindistancevizi yağını yeni yeni keşfediyor olmamız ne kadar üzücü olsa da bundan sonrası için daima kullanılacaklar arasına girdi bile.<br />
<a name='more'></a>Oda sıcaklığında katı, ten ile temas ettiğinde ise hemen sıvılaşan bir yapıya sahip. Yüksek oranda laurik asit içeren bu yağ, aynı zamanda steraik asit, oleik asit, miristik asit ve palmistik asit içermektedir.<br />
<br />
<b>Laurik asit:<i> </i>Hindistancevizi yağında bulunan orta zincirli bir yağ asitidir.<br /><br />Steraik asit: Doymuş bir yağ asitidir.<br /><br />Oleik asit: Doğada pek çok bitki yağında ve %30 oranında hayvansal yağlarda gliserin esteri olarak bulunan doymamış bir yağ asitidir. </b><br />
<b>Miristik asit: </b><span style="font-weight: bold;">Süt ürünlerinde bulunan bir doymuş yağ asitidir.</span><br />
<b>Palmistik asit:</b><b style="font-style: italic;"> </b><b>Yağlı maddelerin pek çoğunda palmitin durumunda bulunan, suda çözünmeyen, alkolde ve eterde çözünen,beyaz renkli, tatsız bir katı.</b><br />
<br />
<br />
Mucizevi bir yağ olan, hindistancevizi yağının kıymetini bilmeli ve muhakkak evimizde bulundurmalıyız. Her insanın derdine derman olacak bu yağı uzun süre kullanımdan sonra tekrar yorumlayacağım.<br />
<br />
<b>Hindistancevizi yağı nerelerde ve nasıl kullanılır?</b><br />
<br />
<ul>
<li><b>Gıda olarak kullanımı; </b>Aroma katması açısından kek, kurabiye, muhallebi gibi tatlılarda kullanılabilir. İçerisindeki yağ asitlerinden yararlanabilmek için salatalara da kullanılabilir. Aynı zamanda her sabah hindistancevizi yağı tüketmenin alzhmeria iyi geldiğine dair yapılan pek çok araştırma da mevcuttur.</li>
<li><b style="font-weight: bold;">Cilt bakımı kullanımı;</b> Cildinizin çok fazla neme ihtiyacı varsa hindistancevizi yağı doğru adres. Bilhassa kuru ciltler için iyi bir yağdır. Tene temas halinde hızla emilir ve kalıntı bırakmaz. Bu yağı sadece cildinize uygulamanız ise büyük haksızlık olur. El ve vücut bakımında da rahat bir kullanıma sahiptir.</li>
<li><span style="font-weight: bold;">Saç bakımı kullanımı;</span> Haftada bir kez uygulayabileceğimiz yine iyi bir nemlendirici olarak karşımıza çıkıyor. Aslında bu ayrıntı kuru saçlar için olsa da kullanım sonrası saça parlaklık verdiği ve yumuşattığı için, yağlı saç yapısına sahip olsam da ben tercih ediyorum. Temiz saçımızın diplerine ve yüzeyine uygulayıp, en az 45 dk bekletmenin ardından durulamamız kafi. Dilerseniz, durulama suyuna bir çay bardağının 1/3 ü kadar elma sirkesi koyabilirsiniz. Bu da saçınızın ekstra parlamasına ve yumuşamasına sebep olur.</li>
<li><b style="font-weight: bold;">Tırnak bakımı kullanımı; </b>Hindistancevizi yağı, susam yağı ve çay ağacı ile berabeber yapacağınız<span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;"> bakım ile tırnak mantarının veya çabuk kırılmaların önüne geçebilirsiniz. </span></span></li>
<li><b style="font-weight: bold;">Makyaj temizleme kullanımı; </b><span style="font-family: inherit;">Bu konuda kesinlikle tercih edeceğinizi düşünüyorum hatta şiddetle öneriyorum. Cildimizde kalan makyaj kalıntılarını inanılmaz derecede yok ediyor. Tek yapmanız gereken, makyajlı cildinizi bol su ile yıkayıp, temiz bir pamuk yardımı ile üst kalıntıları alıp yine bir pamuk yardımı ile hindistancevizi yağını, makyaj temizleme sütü gibi kullanmanız. Bunu denediğiniz de farkı göreceksiniz. </span></li>
</ul>
<br />
Ve gelelim en önemli ve en iyi sonuç veren vaadine,<br />
<br />
<ul>
<li><b>Diş bakımı kullanımı;</b> Hepsinde olduğu gibi bu konuda da oldukça etkili olan, hindistancevizi yağını hem oil pulling uygulamasında hem de karbonat ve çay ağacı yağı ile karıştırarak doğal bir diş macunu elde edebilirsiniz. </li>
</ul>
<br />
Ben oil pulling kullanımından kısaca bahsetmek istiyorum;<br />
<br />
<span style="background-color: white; color: #333333;"><span style="font-family: inherit;"><span style="font-family: inherit;">‘Oil pulling’, hindistancevizi yağını ağızda günde yaklaşık 20 dakika kadar çiğneyerek yapılan antik bir Ayurveda tekniğidir. Yağ, tükürük bezlerinde toplanan toksinleri emer ve kıvamlı, beyaz bir şekle dönüştürür. Birçok başka şeyin yanı sıra, ‘oil pulling’ in vücutta detoks etkisi yarattığına, dişleri beyazlattığına, uykusuzluğu önlediğine, eklem yangılarını ve migren ağrılarını azalttığına inanılmaktadır.</span><br /><br />Bu kadar mucizevi yararları olan bu yağa, gratis, watsons, rossmann, aktarlar ve marketlerden kolayca ulaşabilirsiniz. </span></span>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-4013396236407252302017-03-21T06:31:00.001-07:002017-03-21T08:58:41.434-07:00Neutrogena Jel Temizleme Sütü, Makyaj Temizleme Suyu, Ve Canlandırıcı Günlük Peeling<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEji9XmxLawskAJ_h-iS0BJQV-cf4EUwugUjqWMsgFBS9_RU3Dd-q-mkulzqZhMwr7ULhB0T7FtEZI0NN5_OrRfVBQoHJBNUC9_7hZACm0aaKXX57wuQ_9gGL4-B2Yc2Ws35eR5cNp0TzC04/s1600/IMG-20170217-WA0111.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEji9XmxLawskAJ_h-iS0BJQV-cf4EUwugUjqWMsgFBS9_RU3Dd-q-mkulzqZhMwr7ULhB0T7FtEZI0NN5_OrRfVBQoHJBNUC9_7hZACm0aaKXX57wuQ_9gGL4-B2Yc2Ws35eR5cNp0TzC04/s640/IMG-20170217-WA0111.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixDKhfa-3HeDOk1C54W-6jwSCm_5_Qk551Bb14Poq2j2wvMVIKv4Ge6UgQUv7hsKJQP11u1F5C48ZzjYVbCRuU0HrG3PfBXE4ZG1YnOCTEHxGEfNUJ7cBmw8eokS7l4mlftY6fc0nwvhBl/s1600/IMG-20170217-WA0120.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixDKhfa-3HeDOk1C54W-6jwSCm_5_Qk551Bb14Poq2j2wvMVIKv4Ge6UgQUv7hsKJQP11u1F5C48ZzjYVbCRuU0HrG3PfBXE4ZG1YnOCTEHxGEfNUJ7cBmw8eokS7l4mlftY6fc0nwvhBl/s320/IMG-20170217-WA0120.jpg" width="240" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<b>Neutrogena Yüz Temizleme Sütünü</b> ilk kez denedim ve inanılmaz memnun kaldım. Hem yüzde bıraktığı yumuşaklığı hem de kokusu insanı fazlasıyla hoşnut ediyor. Günde iki kez kullanılması önerilen bu ürünün kullanım talimatına çok fazla uyum göstermesem de yinede yararını fazlasıyla görüyorum. Direkt elle yüze uygulansa da ben her zaman pamuk yardımı ile cildime uygulama yapıyorum. İlk olarak dudağıma uyguluyorum daha sonra da yüzümde her yere yedirerek dört beş dakika masaj yaptıktan sonra yüzümü soğuk su ile yıkıyorum<br />
<br />
Bu kadar basit bir uygulamayı günde iki kere düzenli bir şekilde yapabilirsek, üründen olumlu yanıt almamız da o kadar hızlanır. Yüz temizleme sütünü aynı zamanda makyaj temizlemede de kullanabilirsiniz. Kullanım sırasında gözünüze kaçmamasına dikkat edin ve hassas ciltler kullanım sonrası herhangi bir kızarıklık halinde yüzünüzü bol su ile yıkayınız.<br />
<br />
<br />
<br />
Dermatologlar tarafından da zaten önerilen markalar arasındadır. Bende bir ürünü <b>hariç</b> hemen hemen tüm ürünlerini severek kullanıyorum. Nemlendirici kremlerde de en çok tercih ettiğim bir markadır Neutrogena.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOE29o3Zs1D9Pirv-7e5LWZw19KQZFr_V3VvLH8bcogXk1DGEA8VKX3S1Rzki1n2a-4kVY0CWgIvoUVe4mifG2vkFzzDYqDh7coPrMUeks7cDqhlQv9Ewk22HnGkCPLeL93v9j1stGhNVj/s1600/IMG-20170217-WA0123.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgOE29o3Zs1D9Pirv-7e5LWZw19KQZFr_V3VvLH8bcogXk1DGEA8VKX3S1Rzki1n2a-4kVY0CWgIvoUVe4mifG2vkFzzDYqDh7coPrMUeks7cDqhlQv9Ewk22HnGkCPLeL93v9j1stGhNVj/s320/IMG-20170217-WA0123.jpg" width="240" /></a></div>
Gelelim diğer ürüne yani <b>Neutrogena Makyaj Temizleme suyuna</b>... Az evvel yukarıda bahsettiğim bir ürünü<b> hariç</b> diğer ürünlerini severek kullanıyorum cümlesinde ki <b>''hariç'' </b>bu ürün için geçerlidir. Daha evvel çok fazla makyaj temizleme suyu kullandım fakat Neutrogena nın kini ilk kez kullanmaya başladım. Açıkçası beklentimi hiçbir şekilde karşılamadı. Göz makyajını güzel temizleyemiyor ve kalıntılar bırakıyor. Göz makyajınızı bir ıslak mendille temizleyin daha iyi yani. Herkes aynı sonuçla mı karşılaşır bilmiyorum ama benim için bir daha tekrarı alınmayacak bir ürün.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNQvaINf6rWifJrlWdIZOxfljsuCreuFtNk6sncGHF0lOTp2V4U6rUZWqaGzJiXLAcnLJHhcQRoXl84dEEojgy_5bDTpGhdXnADlo7uPShAYDuv8lg65gKg3WmV6zO_RKAELSOyjqo4A9x/s1600/IMG-20170217-WA0128.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjNQvaINf6rWifJrlWdIZOxfljsuCreuFtNk6sncGHF0lOTp2V4U6rUZWqaGzJiXLAcnLJHhcQRoXl84dEEojgy_5bDTpGhdXnADlo7uPShAYDuv8lg65gKg3WmV6zO_RKAELSOyjqo4A9x/s320/IMG-20170217-WA0128.jpg" width="240" /></a></div>
Son olarak ise kısa bir şekilde <b>Neutrogena Canlandırıcı Günlük Peeling</b> hakkında yorum yapmak istiyorum. Dermatologlar tarafından test edilen, mavi iri taneleri olan mentollü bir peelingdir. Cildi derinlemesine temizliyor ve makyaj kalıntılarından arındırarak yüzünüze bir ferahlık veriyor. Cildi ferahlatmak ile birlikte aynı zamanda canlılıkta vermektedir. Fakat herkes mentollü ürünleri tercih etmeye, sevmeyebilir. Bunu da göz önünde bulundurmayı unutmayın lütfen. Kokusu ve ambalajı güzel. İster bir hafta boyunca her gün kullanın, isterseniz de haftada bir kere kullanın. Bence bu tamamen kişinin almış olduğu sonuca bağlı. Normal ve yağlı ciltler için kullanıma uygundur.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
Aranızda bu üç ürünü kullananlarınız varsa fikirlerinizi yorum olarak bırakabilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-85117140674791815412017-03-16T11:07:00.000-07:002017-03-16T11:26:27.125-07:00Garnier BB Krem<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoXCYq_fLAvZKEGgwaCPOrUqjvb6RU_lEt_iKe_w5SBKRiZ_RxwNmaqZqUmIXYSbC7K8Uxbeu6D-aStkQJ8Kh23c28_9y-k4ymggjHTyXM78kpm9W26Us7BuK9lQTBGuD5g-oHbgfmmIqo/s1600/IMG-20170217-WA0175.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoXCYq_fLAvZKEGgwaCPOrUqjvb6RU_lEt_iKe_w5SBKRiZ_RxwNmaqZqUmIXYSbC7K8Uxbeu6D-aStkQJ8Kh23c28_9y-k4ymggjHTyXM78kpm9W26Us7BuK9lQTBGuD5g-oHbgfmmIqo/s640/IMG-20170217-WA0175.jpg" width="480" /></a></div>
<b><br /><br />Her gün fondöten nereye kadar diyenlerin kremi Garnier BB Krem olmalı. Severek kullandığım ve kesinlikle bittikçe alacağım bir krem. </b><br />
<a name='more'></a><br />
Her zaman fondöten kullanmayı sevmiyorum ama kullanmadan da pek rahat edemiyorum. Bu yüzden BB Krem, tıpkı reklamlarda dediği gibi benim için <b>mucizevi</b> bir krem haline geldi. Daha önceden Lorealin BB Kremini kullanmıştım ama aynı etkiyi görememiştim. Bir de ufak bir tavsiye BB krem de bana göre hiçbir zaman koyu renk seçilmemeli. Bildiğim Kadarıyla da Garnier da iki ton renk var. Birisi açık, diğeri ise orta ton.<br />
<br />
Ben bundan sonra günlük makyajım da alt baz olarak fondöten ya da pudraya pek yer vereceğimi sanmıyorum. Çok özel ve önemli bir gün olmadıkça tabii. Çünkü BB Krem üzerine hafif bir makyaj uygulayarak hem pürüzsüz hem de doğal bir görünüme sahip oluyorsunuz. Gün içerisinde hiç bir çatlama ve kuruma söz konusu değil. Benim kullandığım BB krem tipi, karma ve yağlı ciltler için olanı. Fakat daha sonra Garnierın sitesinden BB krem testi yaptıktan sonra bana önerdikleri normal ciltler için olan kremi oldu. Aslında cilt yapımın karma olduğunu biliyorum ama bir sonraki alımımda normal ciltler için olanı denemeyi düşünüyorum. İsterseniz sizde Garnier BB Krem almadan önce kendi sitesinden test yaparak karar verin. Linki aşağıda yer almaktadır.<br />
<br />
http://bbkrem.garnier.com.tr/<br />
<br />
<br />
Son olarak kokusunun da bir harika olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-15079984311440743092017-02-17T07:01:00.003-08:002017-03-16T11:27:12.834-07:00Pastel Kaş Maskarası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjn9BdOc0jDVEauRwJQftYSMIe8HZHzQ5kGKbXeAl6CzAH2fRKFPJLzg2k6IBr-AHUHQTtEZnMYwqW1lXKMXX86pIh5z5X6ZnJi8gk4d1gngifefna3QQEWuSARzSnIwB6AceXmhhs1O1kG/s1600/20170217_161227.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjn9BdOc0jDVEauRwJQftYSMIe8HZHzQ5kGKbXeAl6CzAH2fRKFPJLzg2k6IBr-AHUHQTtEZnMYwqW1lXKMXX86pIh5z5X6ZnJi8gk4d1gngifefna3QQEWuSARzSnIwB6AceXmhhs1O1kG/s640/20170217_161227.jpg" width="480" /></a></div>
<br />
İlk kez kullandığım bir ürün olmasının yanı sıra, kaş maskarası da ilk defa kullandığım bir şey aslında. Hep kaş kalemi kullanan biri olarak mascara ile ilgili fikirlerimi söylemek isterim. <br />
<a name='more'></a><br />
Pastel Eyebrow Mascara ile kaşlarınız daha dolgun bir görünüme sahip olabilir. Kolayca şekil verip, kaşlarınızdaki boşlukları doldurabilirsiniz. Üstelik kullanım sonrası temizlemesi de basit. Yeni kullanmaya başladım ama yararını ve görsel olarak güzelliğini kısa sürede gördüğüm için hemen sizlerle paylaşmak istedim. Denemekte yarar olduğunu düşündüğüm ve bittiğinde muhtemelen tekrar alacağım bir ürün. Üstelik fiyatı da uygun. Ben gratisin indirim zamanı yaptığım alışverişten almıştım ve fiyatı 10 tl civarıydı. Sanırım indirimsiz fiyatı da 15-20 tl arası.<br />
<br />
Kaşınıza, teninize uyabilecek rengi seçerseniz, kullanımından güzellikle yararlabileceğinizi düşünüyorum. Benim tercihim, blonde 21 numara oldu.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-87971268204276218302017-02-15T03:39:00.000-08:002017-02-15T04:22:40.735-08:00Evlilik Hazırlığı İçin Pratik Bilgiler<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1lTJj7mqTwxCI3Oslf4C238LJ5PBx9EmSduzOJ1O3Ma6tFA7L-nFpdfLrg5tUIUgqs8fL21VelKZ66NLDnHlHplm0xZeIn4dXveWjMQkro7hLUjZRShnXik1PV0jqYEXU62vYt4_0Ktwl/s1600/shoppingk.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1lTJj7mqTwxCI3Oslf4C238LJ5PBx9EmSduzOJ1O3Ma6tFA7L-nFpdfLrg5tUIUgqs8fL21VelKZ66NLDnHlHplm0xZeIn4dXveWjMQkro7hLUjZRShnXik1PV0jqYEXU62vYt4_0Ktwl/s400/shoppingk.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
En tatlı telaşlardan olan evlilik hazırlığı hakkında tecrübelerimden yola çıkarak, sizleri biraz bilgilendirmek isterim. Öncelikle şunu bilmelisiniz ki, eksikler asla bitmez. Eksikleri bitirmek için acele alınan şeyler de bir süre sonra sizi pişman edebilir. Evin ihtiyacı olan en temel eşyalardan başlamak gerek her zaman. Bunlar varsa diğerleri de zaten olur.<br />
<a name='more'></a><br />
Bu hazırlık sürecinde muhakkak yanınızda olmazsa olmazınız kağıt ve kalem olsun. Hatta evlilik hazırlığına ait bir defteriniz olsun. İçinde beğendiğiniz bir ürünün markası, boyutu, fiyatı, stok durumu her şey yazmalı. Çünkü bilin ki bu durum sizin işinizi daha da kolaylaştıracaktır. Her gördüğünüzü alma odaklı olmayın. Almak istediğiniz, alacağınız şeyleri, evlendikten birkaç zaman sonra karar vermeniz daha mantıklı bir hareket olur. Neden mi? Zaten yeni bir ev, yeni, eşyalar, yeni hayat ve en önemlisi yeni bir düzen... İnsanın en önce bunlara bir adapte olması gerekiyor. Düzene oturtana kadar bir vazonun yerini bile 100 kere değişiyorsunuz mesela. :) Hem her şeyi alma kafasında olmazsanız, bu süreçte çok da yıpranmazsınız açıkçası ve pişman olmazsınız. Yalnız hazırlık sürecine girdiğiniz gibi bir de ihtiyaç listesi hazırlamanız gerekir. Bir evin ve bir çeyizin olmazsa olmazları nelerdir gibi. Bu tarz bir listeniz olursa elinizde eğer, alışverişinizde o kadar kolaylaşır. Aldığınız şeyin üzerine bir çizik atarak, eksikleri bu şekilde tamamlayabilirsiniz.<br />
<br />
Asla yapmayacağınız şeylerden birisi de, başkalarında gördüğünüz şeyleri kendi evinize taşımak olsun. Çünkü bir başkasının evine, mobilyalarına yakışan, sizin evinize yakışmayabilir. Evlilik hazırlığında takip ettiğiniz şey insanların ev düzenleri değil, kendi beğendiklerinizin stok durumu olsun. Ben mesela instagramdan hiç bakmamıştım yeni evlenenlerin evlerine, mobilyalarına. Açıkçası aklıma bile gelmedi bu durum. Çünkü önemli olan zaten sizin 'kendi' zevkinizi evinize yansıtmanız.<br />
<br />
Koşturma temposunun tavan olan bu süreçte, sağlınıza da çokça dikkat etmeniz gerekir. Halısı, tülü, masa örtüsü derken yemek yemeyi unutmuyoruz. :) Tartışmalara ise hiç kulak asmıyoruz hepsi stresten. Ben evlilik hazırlığında eşimle, annemle, babamla tartışmadım diyen yalan söylüyordur muhtemelen. İşin en güzel kısmı, tüm stresi atan bölümü ise gelinlik provaları. Siz siz olun hayalinizdeki gelinliği muhakkak giyinin.<br />
<br />
Benim bu hazırlık sürecinde hem bir listem hem de not defterim vardı. O yüzden çok rahat bir hazırlık süreci yaşadım. Yalnız az evvel bahsettiğim her şeyi hemen alma konusunda benimde pişmanlıklarım oldu. Yani onlar 'hemen' olmaza, yaşamımız eksik olmazmış. O an sırf eksik olmasın diye aldığım şey şu an değişecek şeyler listesinde.<br />
<br />
Tecrübelerimden yola çıkarak sizlere de naçizane, iş göreceğine inandığım bilgiler vermek istedim. Umarım bir faydam dokunmuştur. Bu süreçte olan herkese de kolaylıklar dilerim.Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-51102917668116140622017-02-13T08:47:00.002-08:002017-02-15T03:45:57.073-08:00John Wick<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEHzcYgp1IKI1-ZJSiYYzC1yxBJ_0-O4YvkAys2TvBsql6gwPIDC9QvXmpMQvtIAXwFGUkugG1pqBcAvpeVRnFs4AikjRFcx1VOpQteBukRNZerN68TqMPFsyBSe_pJJTXBBYdk2kHmH6x/s1600/John_Wick_TeaserPoster.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEHzcYgp1IKI1-ZJSiYYzC1yxBJ_0-O4YvkAys2TvBsql6gwPIDC9QvXmpMQvtIAXwFGUkugG1pqBcAvpeVRnFs4AikjRFcx1VOpQteBukRNZerN68TqMPFsyBSe_pJJTXBBYdk2kHmH6x/s400/John_Wick_TeaserPoster.jpg" width="266" /></a><br /></div>
Aksiyon film sevmeyene aksiyon sevdirir cinsten. Hemde defalarca izlenesi...<br />
<br />
İlk 2014 yapımı olan John Wick fazla bir beklentim olmadığı ama yinede gittiğim ve etkisinden uzun süre çıkamadığım bir filmdir. Ona sadece aksiyon filmi demek de haksızlık aslında. İçinde dramında yer aldığı bu filmin ne mutlu ki ikincisi de 10.02.2017 de Ülkemizde vizyona girdi.<br />
<a name='more'></a><br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3rFSc0QlVNwBd5C_BHg4z2ZU_NNJ9jr7RjADXtrvq56YQGeYlPaGTm3jkcg2nlRD8s9CTlF_IlllvLzB3tAbQRnIk0L-7GTroDcZzMdY7hcHhGQ_MtJC3EZXgdTOGSzJcDP429LypE34e/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3rFSc0QlVNwBd5C_BHg4z2ZU_NNJ9jr7RjADXtrvq56YQGeYlPaGTm3jkcg2nlRD8s9CTlF_IlllvLzB3tAbQRnIk0L-7GTroDcZzMdY7hcHhGQ_MtJC3EZXgdTOGSzJcDP429LypE34e/s320/images.jpg" width="320" /></a>Tabii ki koşarak gideceğim ve merakla beklediğim bu filmin önce ilk yapımından bahsetmek istiyorum. Filmin başrol oyuncusu olan <span style="background-color: white; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14px;"><b>Keanu Reeves</b> mükemmel performansıyla izleyenleri büyülüyor. K</span>onusu, yeraltı dünyasının en azılı tetikçisi olan John Wick, hayallerindeki kadınla tanışıp, onunla evlendikten sonra kendini emekliye ayırıyor ve kirli işlerden uzaklaşıyor. Fakat 5 senelik evliliğinin sonunda karısı ölür. Kocasının yalnız kalmaması için, ardından bir köpek bırakmıştır. John Wick, karısının acısını unutmak için, eşinin son hediyesi olan köpeğine daha çok bağlanır. Hayatını eşini kaybettikten sonra, 1969 model Ford Mustang arabasına ve ona şirinlikler yapan sevimli köpeğine adamıştır. Yalnız sahip olduğu iki şey de bir çete tarafından yok edilince, John Wick bu sefer büyük bir intikamla yeraltı dünyasına geri döner. Hem de ne dönüş!<br />
<br />
Film içinde en çok geçen replik, bir köpek için mi? dir. İşte asıl filme bağlayan nokta da budur zaten. Alışılan aksiyon konularından farklı. Bir kadın veya para uğruna değil, köpeği uğruna savaşan John Wick'e yani asıl adıyla Keanu Reeves'e hayran olacaksınız. Filmden daha fazla detay vermek istemiyorum ama ikincisine gitmeden muhakkak birincisini izlemenizi öneriyorum.<br />
<br />
Her hayvanseverin hoşuna gidecek, hatta bazı sahneler gözleri dolduracak. Umarım günümüzde hayvanlara yapılan eziyetler de son bulur.<br />
<br />
<br />
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-61674409487956406002017-02-02T05:25:00.001-08:002017-02-02T05:37:37.205-08:00Sıvı El Sabunu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlaD4fqkZcj3bBFIIHc4WLx16DVwTshI1l6XheYyQXcKMNj-DDwhWj1XXQ1s6DnvevbLx-yTzOEQKh9lFTpPc0iBnaZwKrtGlZV3fsGnbVaoyEjfcpeIYS75mX9jpR2ihimVCKEhyoo3Fy/s1600/5d77f43c-01c2-43ba-b927-2c914806a242.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlaD4fqkZcj3bBFIIHc4WLx16DVwTshI1l6XheYyQXcKMNj-DDwhWj1XXQ1s6DnvevbLx-yTzOEQKh9lFTpPc0iBnaZwKrtGlZV3fsGnbVaoyEjfcpeIYS75mX9jpR2ihimVCKEhyoo3Fy/s400/5d77f43c-01c2-43ba-b927-2c914806a242.jpg" width="300" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Merhabalar, bugün size mis kokulu bir el sabunu tavsiyesinde bulunacağım. Daha doğrusu<b> sıvı </b>el<b> </b>sabunu. Alt tarafı bir sabun işte deyip geçmemek lazım. En çok elimizin temas ettiği ve etmesi gereken şey aslında sabun. Günde kim bilir kaç kere yıkıyoruz ellerimizi. Peki yıkadığımızda elimizi nasıl hissediyoruz asıl önemli olanlardan biri de bu. Tabii birde kokusu ama koku zevke göre değişkenlik gösteren bir durumdur.<br />
<a name='more'></a><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAyJwIriXrRi9IbXWF-VUclUpocenu51RAg4GUlUtqMOKJ9S9niPEJFwfHr36cJnbkKPfmp7J7hbaeL_WadYM1_OnGHxw5hYqok_Xmm8PFe-chDPSKk_cz29ouTt5KM3D2mbvmrV0fv9Fb/s1600/0c00515a-6901-4141-860d-5e61d1d95168.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="220" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAyJwIriXrRi9IbXWF-VUclUpocenu51RAg4GUlUtqMOKJ9S9niPEJFwfHr36cJnbkKPfmp7J7hbaeL_WadYM1_OnGHxw5hYqok_Xmm8PFe-chDPSKk_cz29ouTt5KM3D2mbvmrV0fv9Fb/s400/0c00515a-6901-4141-860d-5e61d1d95168.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Bu ürüne sadece sıvı sabun demek yetmez, aynı zamanda nemlendirici krem etkisi de söz konusudur. Kokusu ise yeşil çay ve salatalıktan oluştuğu için, ferah ve ellerin tertemiz kokmasına sebep oluyor. Eğer kullanmaya başlayacaklarınız olursa elinize bir damla damlattığınız an ne demek istediğimi anlayacaksınız. Hem cildi temizliyor, hem cildin yumuşacık olmasını sağlıyor, hem de size ferahlatıcı bir koku bırakıyor.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijgcf4pGsMJaTcDyUrpKB7e7pGZL32khyrV7lwqv2kheBRITJMZW-GCpI4Ppa2Ya2_U0lP3J_gPXpwiDxeYVVZIoO3tWA7kCtDyS75Ln_lnQr2FEsA0rhB2TSEb2llg7t80VHLgXcfbFow/s1600/d78e70ff-ea05-477a-a4a4-935cd4f1dbe8.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="247" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijgcf4pGsMJaTcDyUrpKB7e7pGZL32khyrV7lwqv2kheBRITJMZW-GCpI4Ppa2Ya2_U0lP3J_gPXpwiDxeYVVZIoO3tWA7kCtDyS75Ln_lnQr2FEsA0rhB2TSEb2llg7t80VHLgXcfbFow/s400/d78e70ff-ea05-477a-a4a4-935cd4f1dbe8.jpg" width="400" /></a></div>
Pek mucizevi olan bu sıvı el sabununun ismi ise,<b> Dove Go Fresh Nemlendiricili Sıvı Sabun</b> dur. Market fiyatı ise 7,50 Tl dir ve bu fiyat 500 ml için geçerlidir. Sanırım internet sitelerinde fiyatlar değişiklik göstermektedir. Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-46970548843872122017-01-27T04:56:00.000-08:002017-01-27T11:25:34.753-08:00Ömer Efendi Kahvecisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzZzkZhLgyyearuVj1iZekdLDR7WVfoOU1e7SwbguNwc4pz6u5EXP6mglPeMX06WZ7WDQmn1DfIe_n8O77NcuXFyLRRVou0xmql725WU5y24dnmB7ZOSXNwZ6e7YGk5_h18v2_09DV3C5H/s1600/14522783_574666286057324_6609688593964847751_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzZzkZhLgyyearuVj1iZekdLDR7WVfoOU1e7SwbguNwc4pz6u5EXP6mglPeMX06WZ7WDQmn1DfIe_n8O77NcuXFyLRRVou0xmql725WU5y24dnmB7ZOSXNwZ6e7YGk5_h18v2_09DV3C5H/s400/14522783_574666286057324_6609688593964847751_n.jpg" width="396" /></a></div>
<br />
Merhabalar Türk kahvesi severler!<br />
<br />
Tadına aşina olduğunuz, Türk kahvesi alışkanlığınıza bir yenisini eklemek ister misiniz? Ya da aranızda Türk kahvesi içmek isteyen ama tadını ağır bulanlarınız varsa, Ömer Efendi Osmanlı Türk kahvesini sizlere şiddetle öneriyorum. Ben ilk denediğimde, kahvemin orta şekerli olmasını söylemiştim ama mekan sahibi Ömer Bey, kahveyi şekersiz denememi söyledi. Çünkü asıl lezzeti oradaymış<br />
<a name='more'></a>Ben asla şekersiz içemem diyen herkes şekersiz denemeden yorum yapmamalı bence.<br />
Beşiktaş'a yolu düşenler, Ömer Efendiye uğramadan geçmeyin. Hem mekanın görsel tasarımı, hem sunumları şahane. Tabii ben sadece kahvesinden bahsediyorum ama birçok yiyecek, içecek de menüsünde yer almalıdır. Aynı zamanda nargile tutkunları içinde, oldukça hoş bir mekandır.<br />
Evinizdeki sıcaklığı ve ilgiyi orada bulacağınızı garanti ediyorum. Tavsiyem üzerine gidenlerden de yorum bekliyorum.<br />
<br />
<b>Adres:</b> Ihlamur Cad. 118 A Beşiktaş İstanbul<br />
<b>İnstagram:</b><span style="color: #3d85c6;"> https://www.instagram.com/omerefendikahvecisi/</span><br />
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-22895593074199025882017-01-27T03:47:00.001-08:002017-02-01T04:57:03.752-08:00Ruhunuza işleyecek dizi Hannibal <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiV9IXws0TPy_6KV817egNhKeU9Y4ayj5_YH4iEDOPU9T5gg25le5KfYXVZuQOXx7E1s-00iwo4CyaDaY6eoD30PssY0mafv_h-Ep5f8dspJyRx6bOXoI0nWN_hQEPOUQXMUUe5gU-KY1zc/s1600/hannibal-790x483.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="244" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiV9IXws0TPy_6KV817egNhKeU9Y4ayj5_YH4iEDOPU9T5gg25le5KfYXVZuQOXx7E1s-00iwo4CyaDaY6eoD30PssY0mafv_h-Ep5f8dspJyRx6bOXoI0nWN_hQEPOUQXMUUe5gU-KY1zc/s400/hannibal-790x483.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div style="text-align: left;">
</div>
<br />
<br />
Bir dizi düşünün sizi etkisiz hale getiren ve birde o dizinin jenerik müziğini düşünün, adeta beyine işleyen, gündüz bile izlesen muhakkak gece rüyana girecek olan cinsten bu diziyi izleyemeyenler varsa aranızda önerimdir.<br />
<br />
Dizinin ismi, başrol oyuncusu Mads Mikkelsen, <b>Hannibal Lecter</b> karakterini canlandırmasından gelmektedir. Kendisi insan kesme biçme işini iyi bilen ve cesetlerini sanata dönüştüren, bunları da afiyetle yiyen ve yediren bir tür yamyamdır. Aynı zamanda psikolog olan ve insanlar beynine hükmeden Hannibal Lecter, kendisinden şüphe duyulmasına da asla izin vermemektir.<br />
<a name='more'></a><br />
İzlerken asıl hayran kalacağınız isim ise <b>Will Graham</b> karakterini canlandıran, (Hugh Dancy) dir. En azından benim hayranlıkla izlediğim isimdir kendisi. Will Graham FBI ile birlikte iş yapan özel bir ajandır. En büyük yeteneği, empati kurarak, kendini katilin yerine koyar ve cinayetlerin çözülmesinde büyük rol oynar ve her çözdüğü cinayetin sonunda kurduğu 'This is my desing' cümlesi ile bütünleşmiştir. Ancak son katilin cinayetleri oldukça zihin yorucu ve karmaşık olduğundan, işinde ileri gelen isimlerden biri olan Hannibal Lecter'dan yardım ister ve mükemmel bir ortaklık oluştururlar. Tabii bu ortaklık Will Graham'ın her şeyi öğrenmesine kadardır.<br />
<br />
Cinayet çözümlerinin ve karanlık sahnelerin yanı sıra, Graham, beslediği köpekleri ile arasında kurduğu duygusal bağı, biz izleyiciye dibine kadar hissettirmektedir. Dizi bana göre sadece gerilim değil aynı zamanda içerisinde dramın da bolca bulunduğu enteresan bir dizidir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKxuhf5I0ygxr7cLZciSzk2VOrXoolmX3DZ5amlvpsW0PwhPkKn86IZOXiD4gemKOiN9WT5crBbI-VOZL8C1Bx5cAuWAzC3j0FMvsVlHsWApTysgNwCd_WViQTLGWARbgVtiBMs0o8HUby/s1600/hannibal.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKxuhf5I0ygxr7cLZciSzk2VOrXoolmX3DZ5amlvpsW0PwhPkKn86IZOXiD4gemKOiN9WT5crBbI-VOZL8C1Bx5cAuWAzC3j0FMvsVlHsWApTysgNwCd_WViQTLGWARbgVtiBMs0o8HUby/s320/hannibal.jpg" width="238" /></a></div>
<br />
Dizinin sevimli yüzlerinden birisi de<b> Jack Crawford</b>, FBI'ın davranış bilimleri başkanı olup aynı zamanda Graham'ın patronudur. Pek sevgili eşi kanserdir. Dizi içerisinde zaman zaman yani çok fazla olmasa da karısıyla ilgili sahneleri de göreceksiniz. Will Grahamla çalışan Jack, Hannibal'ın nasıl bir cani olduğunu bilmediği için, yakın arkadaşlık içerisindedir. Aynı zamanda karısı Bella, Dr. Lecter'ın hastalarından biridir. Hannibal Lecter'ın hastaları ile ilgili diyalogları da bizi derinden etkilemektedir.<br />
<br />
<b>Bedelia Du Maurier</b>, adlı şahıs da Hannibal'ın psikoterapistidir. Lecter'ın tehlikeli biri olduğunu anlayan, Maurier, Floransa'ya kaçar ve olaylar seyrini değiştirmeye başlar.<br />
<br />
Dizinin önemli kadın karakterlerinden biri de<b> Alana Bloom</b>' dur. Kendisi FBI'da psikiyatri profesörü ve profil uzmanlığında danışmandır. Will Graham'ın eski psikiyatrisidir ve aralarında bir aşk başladı başlayacak diye beklerken, çok fena ters köşeler olmaktadır.<br />
<br />
Dizideki karakterler, Thomas Harris'in Red Dragon adlı kitabından uyarlanmıştır. 2013 yapımı olan dizi 3 sezondan oluşmaktadır ve her dizi 13 bölümdür. İzleyecek olanlara iyi seyirler.<br />
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-4781074154743063242017-01-26T10:25:00.000-08:002017-01-26T10:25:17.716-08:00Günün kombini<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzlAf5Rum69gpgXqw4SAYYKa9wOYftwGL66OXHjs8KuaKq61AGGDNxyJyMZ10GGGl_JJnrCo1qPZJiQWLgeYvFPMF_Rr0mrkbcBz4VKUURLJLVHoQSvS7_qADfGcns6DMqtSPPhPOW1td2/s1600/IMG-20170115-WA0013.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzlAf5Rum69gpgXqw4SAYYKa9wOYftwGL66OXHjs8KuaKq61AGGDNxyJyMZ10GGGl_JJnrCo1qPZJiQWLgeYvFPMF_Rr0mrkbcBz4VKUURLJLVHoQSvS7_qADfGcns6DMqtSPPhPOW1td2/s320/IMG-20170115-WA0013.jpg" width="240" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
Kot ceket: Pull and Bear<br />
Pantolon: Koton<br />
Çanta: Pull and Bear<br />
Bot: Greyder<br />
Atkı: Anne eliAnonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-69419986092252849252017-01-25T06:45:00.002-08:002017-01-25T06:46:12.780-08:00Blog Zamanı<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieihTgcGhVjCWYQDcqQWFv6hC2O_8X2AO4OxwiDzDD011oREDbDEjNYf592RoOGQOoeee5OUp3fpcaF4wKfip1xwFopZQRqVvYg6USNG4fHoEXrtVmEb0rX_TF1C8PwovXSEehq9JMfYMX/s1600/IMG-20170125-WA0000.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieihTgcGhVjCWYQDcqQWFv6hC2O_8X2AO4OxwiDzDD011oREDbDEjNYf592RoOGQOoeee5OUp3fpcaF4wKfip1xwFopZQRqVvYg6USNG4fHoEXrtVmEb0rX_TF1C8PwovXSEehq9JMfYMX/s400/IMG-20170125-WA0000.jpg" width="400" /></a></div>
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-79527778357637202972017-01-25T02:33:00.001-08:002017-01-27T03:55:59.881-08:00Sapanca Bacçe <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguBwF6xMhgOTUnezaMi1B3cKwUAtBbF7sN3fYfmCfT1PDaw1srx4l8RXgth8Rcu8bAcWGhEkfEfINr0r7rSoPcduEqRxLWvQNxAMv2RyfO6CvdTryehw9I8biZrER8YRsmFS3pfMz1aDZx/s1600/IMG-20161212-WA0084.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEguBwF6xMhgOTUnezaMi1B3cKwUAtBbF7sN3fYfmCfT1PDaw1srx4l8RXgth8Rcu8bAcWGhEkfEfINr0r7rSoPcduEqRxLWvQNxAMv2RyfO6CvdTryehw9I8biZrER8YRsmFS3pfMz1aDZx/s400/IMG-20161212-WA0084.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br />Sapancaya yolu düşenlere, düşecek olanlara, harika bir mekan önerim var. İster kahvaltı için, ister akşam yemeği için tercih edilebilecek hoş ve huzur dolu bir mekan. Kapalı olan kısmı bildiğimiz restuarant ama dışarısı için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Biz gittiğimizde aralık ayıydı haliyle hava soğuktu, şansımıza güneş vardı ama dışarı da kahvaltı yapabilecek kadar soğuğa meydan okuyamadık. Günün erken saatleri olduğu için, içeride otursak dahi dışarının manzarasına fazlasıyla doyabildik. Zaten fotoğraf çekimi yapmak için kısa bir süre gölün şahaneliği ile hoş vakit geçirdik. </span><br />
<a name='more'></a><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Mekan Sapanca Kırkpınar sahilinde yer almaktadır. Göl manzaralı mekan size doğayla iç içeymişsiniz hissi verecektir. Ben sadece kahvaltısını denediğim için, diğer yemekler hakkında bir yorum yapamayacağım ama kahvaltısı bilhassa çayı oldukça lezzetliydi. Bir şeyler yemek dışında, insan sırf manzarası olarak da tercih edebilir. Aranızda sevgilisine evlilik teklifi edecek olanınız varsa, kesinlikle bu manzarayı değerlendirebilirsiniz. Sanırım böyle bir manzara karşısında bir kızın hayır demesi imkansız zaten. :) Menü fiyatları hakkında maalesef bir bilgi veremeyeceğim, çünkü orada kuzenlerimizin misafiriydik.</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyLOgsB0KhWWmH5m-HjGLXehxlkg7g5fK277820zEc6EazvnExfvIvQwOzmwtAsffCqiqsUEpMXz2RzSYpD3WqCB3Ys2HkgtJvw8tSQr4Tmjjvmdi28oC9u31bSbG36TQdg9tBeZj2l7lm/s1600/IMG-20161212-WA0050.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="295" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyLOgsB0KhWWmH5m-HjGLXehxlkg7g5fK277820zEc6EazvnExfvIvQwOzmwtAsffCqiqsUEpMXz2RzSYpD3WqCB3Ys2HkgtJvw8tSQr4Tmjjvmdi28oC9u31bSbG36TQdg9tBeZj2l7lm/s320/IMG-20161212-WA0050.jpg" width="320" /></a></span></div>
<br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Sapanca Bacçe ye gidenler, eve dönüşte muhtemelen harika fotoğraflarla oradan ayrılmış olacak. Gidecek olanlara, bol keyif diliyorum. Gitmiş olanlardan ise mekan hakkında yorum bekliyorum.</span>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-37473619478347870182017-01-11T14:25:00.000-08:002017-01-11T15:02:24.759-08:00Bebek Pudrasının Yararları Nelerdir?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiY_efsLDLvtNn9POuJZ5YuEKmGkR3HqDyEkW0JxUga4LlnJJ8Eef-JRhqP5nFsT35yom3YcbS-BWIpv6A9GcPs7QuEO6HCh5IAj5wCi8RrxqNmRkarS2tq7bz8OwzfzbPBnLYB_fKjgoAA/s1600/talk-pudras%25C4%25B1-nedir.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiY_efsLDLvtNn9POuJZ5YuEKmGkR3HqDyEkW0JxUga4LlnJJ8Eef-JRhqP5nFsT35yom3YcbS-BWIpv6A9GcPs7QuEO6HCh5IAj5wCi8RrxqNmRkarS2tq7bz8OwzfzbPBnLYB_fKjgoAA/s320/talk-pudras%25C4%25B1-nedir.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Bebek pudrası sadece bebekler için midir? Hayır efendim tabii ki değildir. Bebek pudrasının biz yetişkin insanlar içinde oldukça mucizevi yanları vardır. Daha öncelerden, bebek pudrası ile ilgili birçok yazı okudum, duyumlar aldım. Fakat hiçbir kendim yapmadığım, kullanmadığım bir şeyi size önermem, benim nezdimde doğru olmaz.</span><br />
<a name='more'></a><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<b><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Şimdi gelelim bebek pudrasının, hayatımızı kolaylaştıracak faydasına, </span></b><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<ul>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Ağda sonrası, vücuda sürülen pudra sızıyı almaktadır. Bilhassa ağdadan sonra oluşan koltuk altı kararmaları içinde düzenli kullanım sağlandığında faydasını göreceksiniz.</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Yağlı saç görünümünde de pudra oldukça etkilidir. Eğer saçlarınız çok sık yağlanıyorsa ve bu durumdan muzdarip iseniz, pudra sayesinde bu yağlı görünümü yok edebilir ve bu süreyi bir gün daha uzatabilirsiniz. Uygulaması ise, tarak veya saç fırçanıza pudra dökerek, saçlarınızı öne doğru tarayabilirsiniz.</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Kim dolgun kirpiklere sahip olmak istemez ki? Pudra bu konuda da imdada yetişiyor. Rimeli kirpiklerinize uygulamadan önce,dikkatli bir şekilde biraz pudra serperseniz ve ardından rimelinizi sürerseniz, daha dolgun kirpik görünümüne sahip olacaksınızdır.</span><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHC29sCAJvYT6mTiZLHAt1vMW_cuwAVuJkcNdH62nP9XNTscyWv5GExCmuwTJqSBh4F6yTsnM7ZsgShpjyInAr8grJAiSjiVjaLha1eE7659KaheD6mXB5XY740ZPKYyqnlJDSGgbbBZqw/s1600/bebek-pudrasi-ne-ise-yarar-01.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="132" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHC29sCAJvYT6mTiZLHAt1vMW_cuwAVuJkcNdH62nP9XNTscyWv5GExCmuwTJqSBh4F6yTsnM7ZsgShpjyInAr8grJAiSjiVjaLha1eE7659KaheD6mXB5XY740ZPKYyqnlJDSGgbbBZqw/s200/bebek-pudrasi-ne-ise-yarar-01.jpg" width="200" /></a></div>
</li>
</ul>
<ul>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Makyaj konusunda da mat bir görünüme sahip olmak istiyorsanız, makyaj bitiminden sonra üstüne bebek pudrasını hafifçe uygularsanız mat görünümü elde edeceksinizdir.</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Yaz aylarındaki bunaltıcı sıcak ve terlemekte ayrı dert <br />yakındığımız bir konudur. Fakat yine pudra sayesinde fazla terleyen yerlerinize uygulama yaparsanız, terlemenin azaldığını göreceksiniz.<br /><br />Evde bebeğiniz olsun veya olmasın, pudraları depolamanın vakti geldiğini düşünüyorsunuz değil mi? Sizlerde başka konularda yararını gördüyseniz, yorum olarak bırakabilirsiniz.</span></li>
</ul>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5340575461763719922.post-15281617101519327872017-01-10T12:38:00.000-08:002017-01-11T15:00:22.394-08:00Orphan Black<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7NhKSx4yc7_x6iTEz_h4m2kH6pajEBrqxhx7CG6uAhTBsCCve3JSoXr2wU2zUCQG0fUFB6O9qhb2qopKzw16sMcHr8cXiPrlDRo-1fv_Q4YNx7P7dt5qy1ToTxd0-v0YvF2EFj6A_agD0/s1600/tumblr_static_6pl6hyqv1ls08swwg0o4g0ck0.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="281" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7NhKSx4yc7_x6iTEz_h4m2kH6pajEBrqxhx7CG6uAhTBsCCve3JSoXr2wU2zUCQG0fUFB6O9qhb2qopKzw16sMcHr8cXiPrlDRo-1fv_Q4YNx7P7dt5qy1ToTxd0-v0YvF2EFj6A_agD0/s640/tumblr_static_6pl6hyqv1ls08swwg0o4g0ck0.png" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /><br />Bugün size çok güzel bir dizi tavsiye edeceğim. şu ana kadar izlediklerimden çok başka... Hem konusu, hem oyuncu kadrosu, bilhassa da başrol oyuncusu, sizi adeta diziye bağlıyor olacak. Tek üzücü yani ise beş sezonluk olması. Şu an sadece dört sezonu yayında, beşincisi ise nisan ayında gelecekmiş. Her sezon 10 bölümden oluşmaktadır. Anlayacağınız su gibi akıp giden bir dizi. İsmi <b>Orphan Black</b>, konusu ise klonlaşan insanların hayat hikayeleri ve mücadeleleri. <br /><br />Kanada yapımı bir bilim kurgu ve aksiyon dizisidir. ilk sezon 2013 yılında Kanada da Space kanalında ve ABD' de BBC America kanalında yayına başlamış.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br />Dizinin başrol oyuncusu <b>Tatiana Manslany</b>, inanılmaz başarılı bir oyuncu. Klon oldukları ortaya çıkan birkaç karakteri canlandırmaktadır kendisi. Dizi içerisinde asıl odaklanılan karakteri ise, Sarah Manningtir. Sanki tek bir kişiyi değil de gerçekten bambaşka oyuncuları izliyormuşsunuz hissine kapılacağınızı düşünüyorum.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Kadın klonlardan, <b>Sarah, Alison, Cosima, Helena </b>ve <b>Rachel </b>isimlerini oldukça duyacaksınız ve acaba en çok hangi karakterini beğenecek ve benimseyeceksiniz merak ediyorum.<br /></span><br />
<a name='more'></a><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br />Dizi içerisindeki isimlerden bahsetmişken, karakterleri hakkında da kısa bir özet geçmek istiyorum.Yazının başlarında bahsetmediğim ama aslında dizinin ilk bölümünde karşımıza çıkacak olan bir isim Elizabeth Childs'dir.<br /><br /><b>Elizabeth Childs;</b> Başarılı bir ajan olup, aynı zamanda çok sevdiği sevgilisi Paul ile aynı evde yaşamaktadır. Klon olduğunu öğrenen ve onlarla iletişime geçen Beth'in hayatı tepetaklak olur ve sorunlarla baş edemeyeceğini anlayınca intihar girişiminde bulunur.<br /><br /><b>Sarah Manning; </b>Türlü dolandırıcılıkla başı belada olan bir klonumuzdur. Sarahın bir üvey annesi, bir üvey kardeşi ve Kira isminde küçük bir kızı vardır. Bir klonun çocuğu olması Sarah'ın dikkat çekmesine sebep olmuş ve bu durum onu diğer klonlardan farklı kılmıştır. Elizabeth'in intiharına şahit olan Sarah'ın o günden sonra hayatı tamamiyle değişmiştir. Bu klonumuzun en önemli derdi kızı Kirayı korumaktır.<br /><br /><b>Cosima Niehaus; </b>Klonlar arasında en zeki olanı Cosima bilimle uğraşmaktadır. Mikrobiyolojik doktorası yapan bu klonumuz, solunum yolu hastalığına sahiptir. İş bitirici olan görünen bu klonumuz aynı zamanda lezbiyendir.<br /><br /><b>Alison Hendrix;</b> Sportif, hiperaktif, dinamik ve ailesine oldukça bağlı olan değişik bir klondur. Alison evli ve iki evlatlık çocuğa sahiptir. Uzaktan bakıldığında normal ve eğlenceli bir hayatı varmış gibi görünen Alison, klonlar arasında iyi bir bağ kurmuştur. Onun da tek derdi ailesini korumaktır. İzlerken birçok sahnesinden keyif alacağınızı düşünüyorum. <br /><br /><b>Helana;</b> Belki birçoğunuz onu en başta, belkide sonraki sezonlarda sevmeye başlayacaksınız. Helena çok zor bir çocukluk geçirmiş ve bir takım dini ayinlerin deneği olup, işkence görmüştür. Sarah ile ikiz kardeş olduğunu öğrenen Helena, ne kadar psikopat bir görünüme sahip olsa da ikizi Sarah'a oldukça bağlıdır. Güçlü ve değişik görünen tipinin altında aslında çok duygusal bir kız yatmaktadır.<br /><br /><b>Rachel Duncan;</b> Bu klonla karşılaştığınız an ondan nefret edeceğinize kefil olabilirim. Kendisi tamamen hissiz, duygusuz ve diğer klonlarla birlik olmak yerine onlara savaş açan değişik bir karakterdir. Yalnız tüm klonların olduğu gibi onun da bir zaafı vardır. Zaafı babası olan Rachel isimli klonumuz, DYAD Enstitüsü'nün birçok imkanını elinde bulundurmaktadır.<br /><br />Görünüş olarak birbirlerine bu kadar çok benzeyen klonların, her birinin karakterleri birbirine hiç benzememektedir. Zaten dizinin sihri de burada. Bu başarı kesinlikle başrol oyuncusu Tatiana Manslany dir.</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYN79eCd53w81s4c7dvAcQ0DX88VH3K_0tvEZA_zg1cgoB_SllckE6UiU5mmta8m00TZSuF3pq42SjjfPbeD42QByM2KZUfvaoENYsjAAH2hNCKvEjxRkGaR6yt68eeEAOEHg1MVph1ufn/s1600/AA_ob_wallpaper_1920x1200-600x375.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYN79eCd53w81s4c7dvAcQ0DX88VH3K_0tvEZA_zg1cgoB_SllckE6UiU5mmta8m00TZSuF3pq42SjjfPbeD42QByM2KZUfvaoENYsjAAH2hNCKvEjxRkGaR6yt68eeEAOEHg1MVph1ufn/s320/AA_ob_wallpaper_1920x1200-600x375.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><b><br />Oyuncu Kadrosu</b></span><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span><br />
<ul>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Tatİana Manslany (Kadın klonlar)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Dylan Bruce (Paul Dierden)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Jordan Gavarİs (Felix)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Kevin Hanchord (Artur)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Michael Mando ( Victor Schmidt)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Mario Dayle Kennedy (Siobhan Sadler - Bayan S)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Evelyne Brochu ( Dr. Delphine Cormier)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Ari Millen (Erkek klonlar)</span></li>
<li><span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Kristion Bruun (Donnie Hendrix)</span></li>
</ul>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"> </span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Şiddetle tavsiye ediyor ve yorumlarınızı bekliyorum. İzleyecek olan herkese, iyi seyirler.</span>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/01889022071711631193noreply@blogger.com0